Türkiye'yi AB'ye neden almıyorlar?
Yayınlanma:
Avrupa birligi ortaklık müzakereleri geçici olarak durdur dugunu açıkladı.. Başlıca sebepleri neler! Müzakerelerin Türkiye tarafından yerine getirilmesi gereken 72 kriterin 7 sini yerine getirmemesi mi yoksa Türkiye'ye olan hazımsızlıgımı!
Avrupa Parlamentosu, Avrupa Birliği ile Türkiye arasında 3 Ekim 2005'te başlatılan üyelik müzakerelerinin geçici olarak dondurulmasına ilişkin kararı yapılan oylamada 37 ,karşı, 479 oyla kabul etti...yapılan oylamada 107 parlamenter ise çekimser kaldı. Peki AB-Türkiye ilişkilerinde bundan sonraki süreç ne olacak.
Türkiye ile AB arasında yürütülen üyelik müzakerelerinin askıya alınmasını öngören karar tasarısı, AP Genel Kurulu'nda onaylandı.
AP'de sekiz grubun verdiği karar tasarılarından üretilen ve ( 9 ) maddeden oluşan ortak karar metni, bağlayıcı olmamakla birlikte siyasi açıdan önemli bir belge. AP, Birlik üyelerinin bu metni görmezden gelemeyecek olmasından hareketle 'geçici dondurma' çağrısının önümüzdeki dönemde hayata geçirilmesini umuyor. Bu bağlamda, 15-16 Aralık'ta AB liderlerini Brüksel'de bir araya getirecek olan zirveden çıkacak olan karar, Türkiye-AB ilişkilerinin geleceği açısından kritik öneme sahip.
Son dönemde Lozan Antlaşması'yla ilgili olarak yapılan açıklamalardan duyulan ciddi endişe de verilen bir değişiklik önergesinin kabul edilmesiyle karar metnine girdi. AP'nin en büyük grubu olan Avrupa Halk Partisi (EPP) tarafından verilen değişiklik önergesinin kabulüyle metne dahil edilen paragrafta Lozan Antlaşması'nı tartışmaya açan açıklamalardan rahatsız lık duyulduğu belirtilerek, bu antlaşmanın modern Türkiye'nin sınırlarını belirleyen ve yaklaşık yüzyıldır bölgenin barış ve istikrarının korunmasına katkı yaptığı hatırlatıldı.!
Darbe girişimi sonrasında olağanüstü hal (OHAL) kapsamında devreye sokulan önlemler güçlü şekilde kınanıyor. Türkiye'yi AB'ye sıkı şekilde bağlı tutma taahhüdünü sürdürdüğünü belirten AP, bununla birlikte AB Komisyonu ve üye ülkelere devam etmekte olan müzakerelerin geçici olarak dondurulmasını başlatması çağsısı yapıyor.
OHAL kapsamındaki önlemlerin devreden çıkması durumunda kendi pozisyonunu gözden geçirme taahhüdünde bulunuyor. Bu değerlendirmede de hukukun üstünlüğünün ülke genelinde tekrar sağlanmış olup olmadığının temel alınacağı belirtiliyor.
Türkiye cumhuriyeti hükümetinin idam cezasını tekrar devreye sokması halinde bunun katılım sürecinin resmen askıya alınmasına neden olacağını belirtiyor.
Türkiye'nin vize muafiyeti için gerekli olan, bazıları özel öneme sahip, 72 kriterden 7'sini yerine getirilmedigini not ediliyor.
Gümrük Birliği'nin güncellenmesinin Türkiye için önemli olduğu not edilirken bu doğrultudaki çalışmaların askıya alınmasının ülke için ciddi ekonomik sonuçlar doğuracağının altı çiziliyor.
AB Komisyonu'na, Türkiye'ye katılım öncesi fonlardan 2017'de aktarılması öngörülen kaynağa ilişkin rapora son gelişmeleri yansıtma ve sivil topluma mali desteğin artırılma olasılığını inceleme çağrısı yapılıyor.
AB Komisyonu, AK ve Venedik Komisyonu Türk yetkililere ek adli destek sunma konusunda teşvik ediliyor.
AB-Türkiye ilişkilerinin her iki taraf açısından stratejik önemde olduğunun altı çiziliyor. Türkiye'nin AB'nin önemli bir ortağı olduğu onaylanmakla birlikte işbirliği isteğinin iki taraflı olması gerektiği belirtiliyor. Türk hükümetinin eylemlerinin ülkeyi Avrupa yolundan başka yöne çektiği kaydedilerek Türkiye'nin siyasi irade göstermediğine inanıldığı vurgulanıyor.
Kurallar gereği AP Başkanı Martin Schulz, onay süreci sonrasında belgeyi AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, AB Konseyi ve üye ülkelerin yanı sıra Türk hükümetine ve TBMM'ye de gönderecek.
Ankara'nın son dönemde sıkça yaptığı gibi bu kararı da yok sayarak kararı işleme sokmadan Türkiye'nin Brüksel'deki AB Daimi Temsilciliği aracılığıyla AP'ye iade etmesi öngörülüyor.AB nin bu tutumunun siyasi parti lerin lider ve parti temsilcileri önümüzdeki günlerde yeni açıklaması beklenirken Türkiye nin verecegi kararlar önem taşımaktadır daha onceki yazılarım da belirttiğim gibi AB nin siyasi oyunlarının devamı bitmeyecek 50 yıllık AB hayali bir 50 yıl daha devam eder !
Haber: Fevzi Aydoğdu (Siyasi Danışman)
Türkiye ile AB arasında yürütülen üyelik müzakerelerinin askıya alınmasını öngören karar tasarısı, AP Genel Kurulu'nda onaylandı.
AP'de sekiz grubun verdiği karar tasarılarından üretilen ve ( 9 ) maddeden oluşan ortak karar metni, bağlayıcı olmamakla birlikte siyasi açıdan önemli bir belge. AP, Birlik üyelerinin bu metni görmezden gelemeyecek olmasından hareketle 'geçici dondurma' çağrısının önümüzdeki dönemde hayata geçirilmesini umuyor. Bu bağlamda, 15-16 Aralık'ta AB liderlerini Brüksel'de bir araya getirecek olan zirveden çıkacak olan karar, Türkiye-AB ilişkilerinin geleceği açısından kritik öneme sahip.
Son dönemde Lozan Antlaşması'yla ilgili olarak yapılan açıklamalardan duyulan ciddi endişe de verilen bir değişiklik önergesinin kabul edilmesiyle karar metnine girdi. AP'nin en büyük grubu olan Avrupa Halk Partisi (EPP) tarafından verilen değişiklik önergesinin kabulüyle metne dahil edilen paragrafta Lozan Antlaşması'nı tartışmaya açan açıklamalardan rahatsız lık duyulduğu belirtilerek, bu antlaşmanın modern Türkiye'nin sınırlarını belirleyen ve yaklaşık yüzyıldır bölgenin barış ve istikrarının korunmasına katkı yaptığı hatırlatıldı.!
Darbe girişimi sonrasında olağanüstü hal (OHAL) kapsamında devreye sokulan önlemler güçlü şekilde kınanıyor. Türkiye'yi AB'ye sıkı şekilde bağlı tutma taahhüdünü sürdürdüğünü belirten AP, bununla birlikte AB Komisyonu ve üye ülkelere devam etmekte olan müzakerelerin geçici olarak dondurulmasını başlatması çağsısı yapıyor.
OHAL kapsamındaki önlemlerin devreden çıkması durumunda kendi pozisyonunu gözden geçirme taahhüdünde bulunuyor. Bu değerlendirmede de hukukun üstünlüğünün ülke genelinde tekrar sağlanmış olup olmadığının temel alınacağı belirtiliyor.
Türkiye cumhuriyeti hükümetinin idam cezasını tekrar devreye sokması halinde bunun katılım sürecinin resmen askıya alınmasına neden olacağını belirtiyor.
Türkiye'nin vize muafiyeti için gerekli olan, bazıları özel öneme sahip, 72 kriterden 7'sini yerine getirilmedigini not ediliyor.
Gümrük Birliği'nin güncellenmesinin Türkiye için önemli olduğu not edilirken bu doğrultudaki çalışmaların askıya alınmasının ülke için ciddi ekonomik sonuçlar doğuracağının altı çiziliyor.
AB Komisyonu'na, Türkiye'ye katılım öncesi fonlardan 2017'de aktarılması öngörülen kaynağa ilişkin rapora son gelişmeleri yansıtma ve sivil topluma mali desteğin artırılma olasılığını inceleme çağrısı yapılıyor.
AB Komisyonu, AK ve Venedik Komisyonu Türk yetkililere ek adli destek sunma konusunda teşvik ediliyor.
AB-Türkiye ilişkilerinin her iki taraf açısından stratejik önemde olduğunun altı çiziliyor. Türkiye'nin AB'nin önemli bir ortağı olduğu onaylanmakla birlikte işbirliği isteğinin iki taraflı olması gerektiği belirtiliyor. Türk hükümetinin eylemlerinin ülkeyi Avrupa yolundan başka yöne çektiği kaydedilerek Türkiye'nin siyasi irade göstermediğine inanıldığı vurgulanıyor.
Kurallar gereği AP Başkanı Martin Schulz, onay süreci sonrasında belgeyi AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, AB Konseyi ve üye ülkelerin yanı sıra Türk hükümetine ve TBMM'ye de gönderecek.
Ankara'nın son dönemde sıkça yaptığı gibi bu kararı da yok sayarak kararı işleme sokmadan Türkiye'nin Brüksel'deki AB Daimi Temsilciliği aracılığıyla AP'ye iade etmesi öngörülüyor.AB nin bu tutumunun siyasi parti lerin lider ve parti temsilcileri önümüzdeki günlerde yeni açıklaması beklenirken Türkiye nin verecegi kararlar önem taşımaktadır daha onceki yazılarım da belirttiğim gibi AB nin siyasi oyunlarının devamı bitmeyecek 50 yıllık AB hayali bir 50 yıl daha devam eder !
Haber: Fevzi Aydoğdu (Siyasi Danışman)
Siyaset
