"İdare makamı mazeret makamı değil çözüm makamıdır"

"İdare makamı mazeret makamı değil çözüm makamıdır"
Al Jazeera Real Estate sahibi Kamil Çiçek tapu meselesiyle ilgili açıklamalarda bulundu.

Al Jazeera Real Estate sahibi Kamil Çiçek tapu meselesiyle ilgili sosyal medyadan paylaşımda bulundu. Bu paylaşımından sonra müfettişlerin incelemesi sonucunda birçok yolsuzlukların ortaya çıktığını aktaran Çiçek:
"YAZMAYAYIM DİYORUM AMAA..!
Sosyal medyada paylaştığım, akabinde gazetelere manşetten girilen tapu meselesiyle ilgili tapu müfettişleri bilgime başvurdu, ben de yaşadığım meseleyi müfettiş beye aktardım. Bu arada benim paylaşımımdan sonra müfettişlerin incelemesi sonucunda bir çok yolsuzluk ortaya çıktı ve bazı personeller açığa alındı. Sosyal medyada yazışmalar devam ederken bir yorumumda gayri ihtiyari aman müfettişlere dikkat, olayın üzeri örtülmesin yazdım ve bir kaç saat sonra vicdan yaptım ve yorumumu kaldırdım. Müfettiş bey o yorumumu görmüş ve niye müfettiş üzerinden algı yapıyorsun dedi. Ben de özür diledim ve olayın üzeri kapanmasın diye böyle yazdım dedim. Sonra müfettiş bey; bak olayın üzerini kapatmadık, bu yolsuzlukları kim çıkardı, biz çıkardık dedi. Görevini layıkıyla yapandan Allah razı olsun. 
Bu gün de polis karakolundan aradılar bir ifaden var diye. Tapu Müdürü bana hakaret etti diye suç duyurusunda bulunmuş. İfademizi verdik. Sosyal medya paylaşımlarım ve gazeteler ortada, bir hakaret söz konusu değildir. Aynı mekanda onlarca vatandaşın isyanına hakaretine kulaklarını tıkayıpta, benim sosyal medya paylaşımımdan kendine bir hakaret çıkaran şahsı kınıyorum. 
 Bu arada yapılan tahkikat sonucunda bazılarının bir günde tapu devri yaptığı da aşikar olmuştur. Tapu ile ilgi paylaşımım üzerine müteahhit arkadaşlarım ve abilerimden bazıları telefon ile, bazıları da bizzat bana gelerek paylaşımımı kaldırmamı ve bu işi kaşımamamı rica ettiler. Ama ben geri vites yapmadım ama yeni bir paylaşım da yapmadım. Netice de müdür bey beni dinleme nezaketinde bulunsaydı, mağduriyetimi gidermese bile ben bu yazıyı yazmaktan imtina ederdim. Yine de ben ve yüzlerce vatandaşın mağdur olmasına seyirci kaldığı halde, kendisinin yıpranmasında pay sahibi olduğum için üzgünüm. Keşke hiç yaşanmasaydı. Umarım bundan sonraki görev hayatında aynı eksikliği göstermez. İdareci  olmak kapalı kapılar arkasında avam kamarasına sırtını dönüp lordlar kamarasıyla alem yapmak değildir. Ben paylaşımımda işini bir günde yaptığın insanlardan ne aldın demedim ki hakaret etmiş sayılayım. Kamuoyunda konuşulan onca dedikodu olduğu halde bir tanesini yazmadım ve yine yazmıyorum. Bel altı vurup rencide etmedim. Ben müdür beyin yerinde olsam bu haberler gazetelere düştüğünde bir açıklama yapardım. Açıklamanın içeriği de şöyle olabilirdi; “Sevgili Alanya halkı; evet tapuda bir aksaklık var ve mağduriyetler yaşanıyor. Sizlerden çok özür dilerim. Şikayetlerinizi aldım kabul ettim. Mülki amirlerimle görüşerek acilen bir çözüm üretip bundan sonra sizleri mağdur etmiyeceğim” Çok mu zor böylesi bir açıklama. İdare makamı mazeret makamı değil çözüm makamıdır."dedi.